Fotoğrafta dünyaca ünlü iki futbolcu yer almakta birisi Javier Mascherano diğeri ise tabi ki Lionel Messi...
Dünyada A'dan Z'ye herkes tarafından tanınan Messi; Mascherano'ya hayran olan bir taksi şöförünün isteğini kırmayarak fotoğraflarını çekiyor.(Taksici nasıl olurda Messi'yi tanımaz anlayamadım)
Olay Arjantin'de hava alanında bekleyen taksiye Messi ve Mascherano'nun binmesiyle gerçekleşiyor. Taksici heyecan içerisinde Mascherano ile konuşurken bizim Messi salak salak takside arka koltukta oturuyor. Hızını alamayan taksici arkaya dönüp Messi'ye şöyle sesleniyor; "Birader sana zahmet olacak ama abimle iki kare fotoğraflarımı çeker misin? Durakta ki arkadaşlara gösterir şanımızı yürütürüz." Messi'de garibim naapsın eline aldığı taksicinin telefonuyla resim çekmeye çalışırken görüntülenmiş.
Bu arada Messi Iphone'dan başka telefon görmediği için sıradan telefonlarla nasıl resim çekildiğini bilmiyor doğal olarak. Yanlışlıkla sen git bas konuşla merkeze bağlan. Tabi abuk sabuk konuşuncada bide küfrü yemiş merkezden. Kaynak sağlam habere güvenebilirsiniz.
Ben olayı ikinci bir senaryo ile de kurguladım, şöyle ki;
Messi ile Mascherano taksiye binerler. Her ikiside arka koltukta oturmaktadırlar. Bir ara Mascherano ile taksici gözgöze gelir dikiz aynasında. Mascherano düşünceli bir vaziyette "Birader sen hiç La Pampa'da bulundun mu?" diye sorar. Taksici "bulunmamı be ya çocukluğum orda geçti benim" der.
(M=Mascherano, T=Taksici)
M: Yapma be o zaman sen şekerci Huanita'yı bilirsin.
T: Bilmem mi! Az çalmadık çoçukken şekerlerini. Birader nerde oturuyodun ki sen?
M: Biz hani şekercinin ordan sağa dönünce Aygır Zevalda karısının evi vardı
T: Evet biliyorum
M: Heh işte ordan sağa dönünce karşıda fırıncı var. Fırıncının iki bina sağında bi giriş vardı. Hani ortasında çamaşır yıkama havuzu olan dört tarafı binayla çevrili avluya girince sağdaki kapıdan giriş var Don Alehandro'nun evine çıkıyo.
T: Evet orayıda biliyorum.
M: Biz işte onların üst katında kalıyorduk.
T: Yapma ya e bende orda kalıyordum bir ara. Adım Fernando hatırladın mı?
M: Hatırladım tabi hatırladım. Sen beni hatırladın mı?
T: Yok ben seni hatırlayamadım kardeş kusura bakma.
M: Hani ben küçüktüm tuvalette kilitli kalmıştım korkudan altıma yapmış oda elbiseden taşmıştı ağzım yüzüm gözüm hep boka bulaşmıştı da sen çıkarmış beni götürüp çamaşır havuzuna atmıştın. Şimdi hatırladın mı abi?
T: Hadi ya boklu Javier sen misin? vay anası ya kocaman olmuşun. Şişt bana bak taksiye falan sıçıyim deme emanet ha....
M: Yok abi küçüktük o zaman artık yapmıyoruz. Abi be; bi fotoğraf çektirelim mi beraber? Hatıra saklarım ben onu.
T: Tabi çektirelim olum hatta benimkiyle de çekelim bende de hatıra kalsın. Birader (Messi'ye diyo taksici burda) sana da zahmet olcak ama Boklu Javier ile bi fotoğrafımızı çeksene; al telefonumu, bak orda yanda bi tuş var ona bascan ha. Uzun bas uzun...
İşte bizim Messi'nin telefonla resim çekme hikayesi böyle gerçekleşti.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder